Spor Toto Süper Ligin 26.haftasında Yeni Malatyaspor, sahasında Antalyaspor’a 2-1 mağlup oldu. Galibiyet hasreti 15 maça çıkan sarı siyahlılarda, yönetim adım adım küme düşüşü izliyor.
Süper Lig’de beşinci sezonunu yaşayan Yeni Malatyaspor, ligde 15 maçtır galip gelemiyor. Son olarak 26.haftada sahasında Antalyaspor’a 2-1 mağlup olan sarı siyahlılar, adım adım bir alt lige doğru gidiyor.
Lig’de oynadığı 25 karşılaşmada 4 galibiyet, 4 beraberlik, 17’de mağlubiyet yaşayan ve toplayabildiği 16 puanla son sıraya demirleyen Yeni Malatyaspor’da kötü gidişat bir türlü durdurulamıyor. Kulüp yönetiminin özellikle son 3 sezonda yaptığı üst üste hatalar, takımı ekonomik anlamda felakete sürüklerken, bu sezon ise küme düşme noktasına geldi. Lig’de 15 maçtır galibiyet yüzü göremeyen Doğu Anadolu ekibi, üstündeki takımların puan farkını açmaya başlaması sonrası kümede kalma umutlarını deyim yerindeyse mucizelere bıraktı.
Futbolcular protestoya başladı
Kulüp Başkanı Adil Gevrek ile birlikte Antalya kampında açıklama yaparak, takıma destek verilmediğini savunan futbolcular, antrenman boykotunun yanı sıra Antalyaspor maçında başlama vuruşu sonrası 20 saniye hareketsiz kalarak, protestoda bulundu. Antalyaspor maçı öncesi alacakları ödenmediği için 2 antrenmana çıkmayan futbolcular, maçtaki protestoyla gündeme oturdu.
Antalyaspor maçında oyuna sonradan giren ve takımının tek golünü kaydeden orta saha oyuncusu Rahman Buğra Çağıran, maçın ardından yayıncı kuruluşa yaptığı açıklamada, “Bugüne kadar hep Polyannacılık yaptım. Her geldiğimizde ‘kol kırılır, yen içinde kalır’ açıklamalar yaptım. İçeride kan ağlasak bile dışarı çıkıp bunu hiçbir zaman belli etmemeye çalıştık. Konuşurken de insan ne dertler var diyor, bizimki devede kulak kalır. Artık bende çözemiyorum. Kelimeler çok ağzıma gelmiyor. Biraz aklımda argo kelimeler var ama dışarı öyle çıkamıyor. Neyse maça dönelim, oyuna girdim bir gol attım ama yetmedi. Gönül isterdi yeteydi. Oyuncular dışında herkes yeterliliği göstereydi. Allah herkesin yolunu açık etsin” ifadelerini kullandı.
Rahman, maçın başındaki protestoyla ilgili ise şunları söyledi:
“Kendi adıma konuşayım; bu sezon başından beri süregelen bir şey. Hafta içinde de 2 antrenmana çıkmadık. Herkesin ayağına sağlık. Bu kadar zor şartlarda, kafa ancak bu kadar kaldırırdı. Aslında şunların söylerken utanıyorum çünkü evlerinde bizi izleyen küçük çocuklar, Malatyalılar, yaşlı insanlar, ailelerimiz var. Adam çıkıp yüzüme tükürebilir buna da hakkı var. Futbolcusun oynuyorsun ama işin iç tarafı cidden öyle olmuyor. Kenarı da neredeyse ağlayacaktım. Oyuna girerken diyorum ki Allah’ım bir şey nasip et. Kuş taşa çarptı, çatala gitti. Ama böyle böyle bir yere gitmez. Geliyorsun topun direkten dönüyor, gitmiyor kaleye. Adam 30 metreden vuruyor, gelip çatala giriyor. Bir şeyler var ama arka tarafını bilmiyorum. Kulüpteki en sinek oyuncu benim. Kenara çekilirim; sağ bek oynatırlar oynarım, sol bek oynatırlar oynarım, sağa sola git derler giderim, paranı bırak derler bırakırım. Benim gibi çoğu kişi Türkiye’de ırkçılığı yaşamıştır. Umarım onların sesi olmuşumdur. Bir gün bu konuşmayı yapacağımın hayalini kuruyordum, bunun içinde mutluyum. İnşallah bu süreci düzeltiriz, bir dalgaya bindik gidiyoruz. Sadece biz değil, bakıyorsunuz kulüplerin trilyonlarca borcu var. Bulunduğun şartlara göre musluk açıksa alttan da bir gideri var. Belki linç edileceğim belki de haklı bulunacağım. Allah yardımcımız olsun.”
FERDİ DURDU/ ERTV