Çin’den sonra Türkiye ve dünyada koronavirüse karşı ilk immün plazma tedavisini başlatan Turgut Özal Tıp Merkezi’nde, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedavisinin ardından sağlığına kavuşan baba ve oğuldan plazma alındı.
Kovid-19 tanısı konulan 46 yaşındaki Gıyasettin B. ile oğlu 19 yaşındaki Semih B'nin tedavisi tamamlanarak, sağlıklarına kavuştu. Daha önce plazma bağışlayan ve Türkiye’deki ilk plazma bağışçısı olan baba ve hastalığı yenen oğlu, koronavirüs hastalarına umut olan immün plazma tedavi yöntemi için plazma bağışında bulundu.
Turgut Özal Tıp Merkezi’nde şuana kadar 6 donörden plazma alınıp, 8 hastaya verildi. Malatya ve Siirt’te 2, İstanbul ve Konya’da 1’er koronavirüs hastasına plazma verilirken, İstanbul ve Konya’da 1’er hastaya daha plazma verileceği kaydedildi. 6 donörden plazma alındı 8 hasta verildi Konya İstanbul 1 Malatya 2 Siirt 2 İstanbul ve Konya’ya 1’er tane daha gidecek.
Turgut Özal Tıp Merkezi Kök Hücre Nakli ve Aferez Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt, Türkiye’de ilk defa baba ve oğul plazma vericisinden aynı anda plazma topladıklarını ifade etti.
Gıyasettin B’nin daha önce plazma bağışında bulunduğunu kaydeden Erkurt, “Baba, daha önce plazma topladığımız donörümüzdü, tekrar topluyoruz. Oğlu ise klinik iyileşmeden 14 günü geçen sağlıklı bir vericimiz. Baba ve oğuldan aynı anda ilk defa plazma topluyoruz. Türkiye’deki plazma bağışının büyümesi açısından önemli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Erkurt, plazmanın daha önce MERS, SARS, Ebola, Kırım Kongo salgınlarında kullanıldığını belirterek, “Bu bir ilaç değildir. Plazma, iyileşmiş hastaların antikorlarını alıp bunu normal hastalara vererek, bu antikorların virüsü etkisiz hale getirmesi mekanizmasına dayanıyor. Güvenilir bir tedavi yöntemidir. Sağlık Bakanlığımız tarafından onaylanmıştır, izin verilmiştir” dedi.
Turgut Özal Tıp Merkezi olarak şuana kadar 6 hastaya plazma naklinin gerçekleştirildiğini kaydeden Errkurt, “Biz, şimdiye kadar 4 vericimizden plazma toplamıştık. Bugünde 2 vericimiz olmak üzere 6 vericimizden plazma toplamış olacağız. Bugüne kadar 6 hastamıza plazma ulaştırdık, tedavide kullandık. Bugünde 2 hastamıza kullanacağız. 6 sağlıklı vericimizden plazma alıp, 8 hastamıza plazma kullanmış olacağız. Plazma sonuçlarına baktığımızda bu yoğun bakımdaki kritik hastalara kullanılmaktadır. Plazma alan hastalarımızdan gördüğümüzde ve Türkiye’den gelen haberlere baktığımızda ilk sonuçları olumlu olarak görülmektedir. Yoğun bakımdaki ve kritik durumdaki hastalarımıza etkili bir tedavi olarak durmaktadır. Tabi ki daha çok hastamıza kullanarak, daha net sonuçlar almamız lazım. Bu yüzden plazma bağışının daha fazla olması lazım, şuan için bağış yeterli değil. O bakımdan iyileşmiş hastalarımızın plazma bağışı için öncelikle Kızılay’a ve diğer ruhsatlı aferez merkezlerine başvurarak plazma bağışında bulunmasını öneriyoruz. Şu aşamada plazma az olduğu için yoğun bakımdaki solunum cihazına bağlı, kritik durumdaki hastalarda kullanılmaya başlandı. Ancak bizim elde ettiğimiz deneyimlere göre bu hastalar solunum cihazına bağlanmadan iyileşmeyi hızlandırabiliriz. O bakımdan yine plazmanın çok olmazı lazım ki kritik hastalara değil de ondan bir önceki evrede de kullanabilelim. O zaman immün yanıt yani vücudum savunma sistemi daha diriyken plazmayı kullanmak bu hastalarımızda çok daha etkili olacaktır” şeklinde konuştu.
Baba Gıyasettin B. bağış yaptığı için mutlu olduğunu kaydederek, "Bir hayat kurtarırsak ne mutlu bize. İyileşen hastalar plazma versin. Oğlum iyileşti oğlumu da getirdik. Şu an mutluyuz. Doktorlarımız çok şükür bizi kurtardı, diğer hastalar için çalışıyorlar. Allah razı olsun, bir hayatta biz kurtaralım dedik” ifadelerini kullandı.
Semih B. de herkesi plazma vermeye davet ederek, "Bir hayat, bir hayattır. Elimizden geldiği kadar vermeye çalışıyoruz. Ben ilk defa plazma veriyorum alırlarsa daha da vereceğim" diye konuştu.
HABER: FERDİ DURDU/ YENİ MALATYA GAZETESİ- ERTV