24 Ocak 2020’de 6.8 büyüklüğündeki Elazığ- Malatya depreminde ana kubbenin bir bölümde çökme, duvarlarda çatlama ve ciddi hasar gören ve ibadete kapatılan Yeni Cami, restorasyon, güçlendirme ve çevre düzenlemesi olarak yapılan çalışmalarda cami siluetini bozan ve avlunun kuzey tarafına eklenen abdest alma yerlerinin kaldırılmamasına yönelik tepkiler artarak devam ediyor.
Bu kapsamda Malatya Kent Konseyi’nde bir araya gelen Sivil Toplum Kuruluşlarının temsilcileri ve kanaat önderleri caminin siluetini bozan bu yapılanmaya karşı gerekli tedbirlerin alınmasına yönelik istişare toplantısı düzenlediler.
Kent Konseyi Genel Sekreteri Av. Abdulkadir Artan sivil toplum kuruluşları temsilcileri, kamu kurum ve kuruluş temsilcilerinin bir kısmı ile düzenlemiş oldukları istişare toplantısında amaçlarının Yeni Caminin yeniden eski görünümünü kazanması için gerekli adımları atmak için bir arada olduklarını söyledi. Konu ile ilgili olarak Malatya Valiliği, Malatya Büyükşehir Belediyesi ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile görüşeceklerini ve gerekli prosedürleri uygulayacaklarını söyleyen Artan "sivil toplum örgütleri bu konuda fikir birliği sağladılar, gerekli düzenlemelerin yapılması için bu konuyu gerekirse Cumhurbaşkanımıza kadar taşıyacağız" dedi.
Malatya Hacı Bektaş Veli Kültür Merkezi Vakfı Başkanı Hasan Meşeli Vakıflar Bölge Müdürlüğün kendi uhtesinde kararlar aldığını vealınan bu kararların Malatya halkını üzdüğünü söyledi.
Malatya Kent Konseyi Tarih ve Kültür Çalışma Grubu Temsilcisi Orhan Toğrulca “Malatya kamuoyunda, farklı toplumsal kesimlerde bir duyarlılık oluştu. Malatya’nın basınında yeterince aslında yer aldı ve yer almaya devam ediyor. Bu caminin tescili yapılırken bu ucube şeylerin kaldırılması için işi durdurma kararı alması gerekiyor” dedi.
Kültür ve Yaşam Derneği Başkanı Atilla Kantarcı “Malatya’mızın Tarihine ve Kültürüne Sahip Çıkmak Hepimizin asli görevidir. Konuyla ilgili Malatya’da verilen destekten dolayı herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Malatya Kent Konseyinden alınan bilgiye göre Yeni Caminin Restorasyonundan kaynaklı kamuoyunda oluşan taleplerin karşılanmaması halinde yasal bütün süreçlerin uygulamaya konulacağını belirtti.
